SEVGİLİ GELECEK
Geçmiş ve geleceğin kaygısı arasında dönüp durduğumuz, bugünü yaşamayı unuttuğumuz bir zaman içinde hepimiz kayboluyoruz. Geçmişin hatalarından kaçmak bir nebze olsun hataları tekrarlamamak için çaba sarf ediyoruz. Hepimiz yarın için bir önceki günden daha iyisini istiyoruz. Daha iyi eğitim, daha iyi yaşam şartları, daha çok para, daha ilgili eş ya da daha eğlenceli arkadaşlar..
Her insan gelecek için hayal kurar. Hayal kurmayan insan neredeyse yoktur. İnsanların geleceğini kurmuş olduğu hayaller yönlendirir. İnsanların istekleri, amaçları, hedefleri ve hayalleri gelecek mi sonunda neler olacak diye hep bir düşünce içerisinde olunur. Bir hayali, bir amacı olmayan insanın gelecek içinde beklentisi olmaz. Bizler kendimize bir amaç, hedef edinerek o hedefe ulaşmak için çaba sarf ederiz. Sarf ettiğimiz çabanın karşılığını bir gün almak için çalışırız, çok çalışırız. Bazen umudumuzu yitirsek bile önümüzdeki hayatın güzelliği için durmadan yol kat ederiz. Tabi bunun içinde en önemli unsur inanmaktır. Hayat her zaman istediğimiz şeyleri bizlere sunmaz. Bazen elimizde olmadan hayatın akışına kapılıp amaçlarımızdan saparız. Ama ne olursa olsun güzel şeyler düşünmek ve inanmak pes etmeden yola devam etmemiz gerekir.
Ünlü bir düşünürün bir sözü var arkadaşlar; değiştiremeyeceğiniz bir geçmiş geride dururken biçimlendirip sahip olabileceğimiz bir gelecek bizi bekliyor.
Geçmişin kaygısı ile bugünümüzü, yarınımızı etkileniyor. Oysa artık geçmişin hatalarından dersimizi almamız bugünümüzü, yarınımızı geleceğin umudu ile şekillendirirsek geçmiş artık bir kaygı değil de yaşanılmış ve tecrübe edinilmiş hatıralar olarak karşımıza çıkar. Anılarla geçmişe gidip, hayallerle geleceğe göz kırparken insani ilişkilerimizde artık değişikliklerde yapmalıyız diye düşünüyorum. En kalabalık ortamda bile sadece "BEN" olduğumuzu bu zamanlarda "BİZ" olmayı denemeliyiz. Hepimiz birer canlı olarak duygularla yaşıyoruz ya da öyle yaşadığımızı zannediyoruz. Ama unutmayın ki insan acı duyabiliyorsa canlıdır. Başkasının acısını duyabiliyorsa insandır. Hayatta hepimiz kendi penceremizden dışarıya bakıyoruz, ama keşke bir kez de komşumuzun penceresinden baksak. Bizim kusur dediğimiz küçümsediğimiz, anlık üzülüp sonra yolumuza baktığımız şeyler aslında başkalarının hayatları.
Bizler iletişim kuran canlılarız. Birbirimizle iletişim kurarak yaşamlarımızı devam ettiriyoruz ama en büyük iletişim problemimiz ,anlamak için dinlemiyoruz. Cevap vermek için dinliyoruz.
Evet arkadaşlar; gelecek için çabalarken etrafımızdaki insanlarında bir gelecek için çaba verdiğini, savaştığını unutmayalım. Empati yapalım, birbirimizi dinleyelim ve yardım edelim.
Empati yapmak, hak verilmese bile karşı tarafı anlamaya çalışmak, tatlı sözler ve tatlı bir dil, şiddetli bir öfkeye karşı en tesirli ve kalıcı ilaçtır. Bugün hayatımıza öfke yerine koşulsuz sevginin hakim olduğu çok ama çok güzel günlerimiz olsun. Geleceğimiz sevgiyle dolsun, birlik olsun :)
~ZEY
dugunmaster.com
Her insan gelecek için hayal kurar. Hayal kurmayan insan neredeyse yoktur. İnsanların geleceğini kurmuş olduğu hayaller yönlendirir. İnsanların istekleri, amaçları, hedefleri ve hayalleri gelecek mi sonunda neler olacak diye hep bir düşünce içerisinde olunur. Bir hayali, bir amacı olmayan insanın gelecek içinde beklentisi olmaz. Bizler kendimize bir amaç, hedef edinerek o hedefe ulaşmak için çaba sarf ederiz. Sarf ettiğimiz çabanın karşılığını bir gün almak için çalışırız, çok çalışırız. Bazen umudumuzu yitirsek bile önümüzdeki hayatın güzelliği için durmadan yol kat ederiz. Tabi bunun içinde en önemli unsur inanmaktır. Hayat her zaman istediğimiz şeyleri bizlere sunmaz. Bazen elimizde olmadan hayatın akışına kapılıp amaçlarımızdan saparız. Ama ne olursa olsun güzel şeyler düşünmek ve inanmak pes etmeden yola devam etmemiz gerekir.
Ünlü bir düşünürün bir sözü var arkadaşlar; değiştiremeyeceğiniz bir geçmiş geride dururken biçimlendirip sahip olabileceğimiz bir gelecek bizi bekliyor.
Geçmişin kaygısı ile bugünümüzü, yarınımızı etkileniyor. Oysa artık geçmişin hatalarından dersimizi almamız bugünümüzü, yarınımızı geleceğin umudu ile şekillendirirsek geçmiş artık bir kaygı değil de yaşanılmış ve tecrübe edinilmiş hatıralar olarak karşımıza çıkar. Anılarla geçmişe gidip, hayallerle geleceğe göz kırparken insani ilişkilerimizde artık değişikliklerde yapmalıyız diye düşünüyorum. En kalabalık ortamda bile sadece "BEN" olduğumuzu bu zamanlarda "BİZ" olmayı denemeliyiz. Hepimiz birer canlı olarak duygularla yaşıyoruz ya da öyle yaşadığımızı zannediyoruz. Ama unutmayın ki insan acı duyabiliyorsa canlıdır. Başkasının acısını duyabiliyorsa insandır. Hayatta hepimiz kendi penceremizden dışarıya bakıyoruz, ama keşke bir kez de komşumuzun penceresinden baksak. Bizim kusur dediğimiz küçümsediğimiz, anlık üzülüp sonra yolumuza baktığımız şeyler aslında başkalarının hayatları.
Bizler iletişim kuran canlılarız. Birbirimizle iletişim kurarak yaşamlarımızı devam ettiriyoruz ama en büyük iletişim problemimiz ,anlamak için dinlemiyoruz. Cevap vermek için dinliyoruz.
Evet arkadaşlar; gelecek için çabalarken etrafımızdaki insanlarında bir gelecek için çaba verdiğini, savaştığını unutmayalım. Empati yapalım, birbirimizi dinleyelim ve yardım edelim.
Empati yapmak, hak verilmese bile karşı tarafı anlamaya çalışmak, tatlı sözler ve tatlı bir dil, şiddetli bir öfkeye karşı en tesirli ve kalıcı ilaçtır. Bugün hayatımıza öfke yerine koşulsuz sevginin hakim olduğu çok ama çok güzel günlerimiz olsun. Geleceğimiz sevgiyle dolsun, birlik olsun :)
~ZEY
dugunmaster.com
Yorumlar
Yorum Gönder